13 Eylül 2010 Pazartesi

SABIR NE YANA DÜŞER USTA, İSYAN NE YANA ?

Ustamla konuştuk geçenlerde.

        "Usta memleket nereye gidiyor, beni bir vesvese aldı " dedim,
         "Biz varız ve hiç bir şey olmaz... Eni sonu yine meydanlarda oluruz " dedi.

Eni olmamış mıdır bu işin.. sonu nerededir usta ?...
Sokaklarda olmanın vakti ne zamandır ?
Emperyalizm bundan 30..50.. 80 sene önceki acemiliğinde değil artık.
Artık Fransız askeri üniformayla dolaşmıyor.
Kadınlara kızlara tecavüz falan etmiyor.
Silahla gelip toprağını elinden almıyor.
Kültür değişiyor..insanlar değiş(tiril)iyor ..
O Fransız bayrağını tişört diye üstüne giyiyor Türk genci.
Kadınlar kızlar kendi isteğiyle yaptığını zannediyor her şeyi.
Toprağını parayla satıyor köylü.
Fransızı seviyor da.. Kürt'ü düşman belliyor.. "Evetçi" diye ayırıyor yan komşusunu bir kenara, "cahil" diyor.. "hain" diyor..
Amip gibi bölünüyor Türk insanı usta...

Sokağa çıkmamızı gerektirecek hiçbir şey açıkça olmuyor ve olmayacak.
Bir gün.. İstanbul' u Avrupa Birliği'ne teslim ediyoruz falan demeyecek kimse. İstanbullu değişecek.. fikren, kalben değişecek..

Yeni bir referandumla, Dünya Kültür Başkenti İstanbul, sınırlarını kaldırıp halk oyuyla kendisi teslim edecek dünyaya kendisini.
Zira kapitalizm artık açıkça emperyalizmin aletidir.
Bu aletin kabzası medya ( tv, internet vs ) tetiği de demokrasidir.
Her şey demokratik yollardan olup biter ve kimse sokağa çıkma vaktinin bile geldiğini anlamaz.
Ve bu arada usta hâlâ usta.. ama 90 yaşındadır.
         " Eheheeeaaayyt ! vatan gitti ulenn.. sokağa !! " der.

Torunu şöyle bir bakar ustaya..;

        "what the fcuk granddad ?! çok tatlısın yaa.. seni crabby ihtiyar senii..
         Vatan ne yaa.. tüm dünya bizim vatanımız bağnaz mısın dede ?! " der..

Bunlar olur usta biliyorsun. Hem de hızlı olur. Gençliğin.. 68 kuşağından 20 senede nereye vardığına bakarsan, süratini daha iyi anlarsın..( zaten anlıyorsundur ya :)

TV'da bir bilgi yarışmasında soruyu bilemedi 30 yaşlarında dünya ahiret bir bacımız geçenlerde..

               " I can't believe this !" dedi ..

Dün gece.. Türk Milli Takımı-ABD Milli Takımı maçında kenarda oturan yedek
oyuncumuz, arkadaşının attığı baskete, yumruğunu sıkıp karnına çekerek

               "yesss !!" diye nidalanmak suretiyle sevindi..

Ne zamandır bu işin eni, nerededir bunun sonu usta ?!
Bana kalırsa; eni boyunu geçmiş, sonu da tam ensemizdedir...

dedim...
Sustu...
Susuştuk belirsiz bir süre daha...

 13eylül2010




Hiç yorum yok: